27 Şubat 2017 Pazartesi

HE / ASAF HALET ÇELEBİ












vurma kazmayı 
                        ferhâaad


he'nin iki gözü iki çeşme
                                 âaahhh


dağın içinde ne var ki
güm güm öter
ya senin içinde ne var
                              ferhâd


ejderha bakışlı he'nin
iki gözü iki çeşme
ve ayaklar altında yamyassı


kasrında şirin de böyle ağlıyor
                                          ferhâaad


20 Şubat 2017 Pazartesi

TAŞ GAZELİ / OSMAN SARI











I.
Taş taş değil bağrındır taş senin
Nereni nasıl yaksın söyle bu ateş senin

Bir katılıktır dinamit söker mi yürekleri
Başın bir kez bu kalbe çarpmasın ey taş senin

Kazmayı kayalara değil kalplere vur ey
Ferhat niçindir kırdığın bunca taş senin

Anne seninle bağrın döğer gider mi acı
Hanidir Ferhad'dan aldığın ders taş senin

Sen de mi taşla bir oldun ey sevgili
İşitmez oldun beni kalbin taştan taş senin

Ölüm sendendir bana nedir taşlamak beni
Bana güldür çiçektir attığın her taş senin

Gözünü dikme taşa işte parça parçadır
Şimşektir bir bakışın dayanır mı taş senin

Deprem değildir dağı ve beni sarsan
Bir bakışındır komaz taş üstünde taş senin

Niçin çıktın dağlara evren çöl oldu leyla
Topuğun öpmek için toz oldu dağ taş senin

II.
Taş taş değil bağrındır taş senin
Nereni nasıl yaksın söyle bu ateş senin

Ülkendir taş ve beton bu yanlışkent
Her gün bir yanın biraz daha taş senin

Taş alanlarıdır taş insanları taşır bir
Nereye gelsen ey aşk karşında bu taş senin

Uygarlığı taşla taşımak çağlar üzre
Kolların bu denli güçlü müdür taş senin

Bir taş devridir ama bağışla beni
Niçin bunca geldim üstüne ey taş senin

Bir İbrahim bıçağı ikiye biçer taşı
Sevgili nasıl kırdı kutlu dişin taş senin

Ölüm bir kasırgadır çevirir seni beni
Nedir kucağında kocaman bu taş senin

III.
Bir bir yürürlükten kaldırılıp çürümüş devrimleri
En gürbüz bir devrimi dikmek yerine taş senin

Nereye koysam seni söyle ey yüreğim
Bir gün beni ele verir bu güçlü atış senin



6 Şubat 2017 Pazartesi

VARSA YOKSA / ÖMER LÜTFİ METE













Güzel dolu, âlem dolu
Havva dolu, Âdem dolu
Her yer dolu, her dem dolu
Boşluk senin yüreğinde

Sen bir bakımlı saraydın
Nicedir bakmaktan caydın
Gündüz aydın, gece aydın
Loşluk senin yüreğinde

Yazıyla örülü çevren,
Okumayı bir denesen;
Şen fıkradır koca evren;
Başlık senin yüreğinde

Biraz tüyce, biraz külçe
Ayağını sürçe sürçe
Uçacaksın küçük serçe
Kuşluk senin yüreğinde

Uçar gider gam kasvet
Aşk ile bir kere seyret
Enginden gelecek davet
Hoşluk senin yüreğinde